İNTERNET ORTAMINDA YAPILAN HAKSIZ SALDIRILARA KARŞI KİŞİLİĞİN KORUNMASI YOLLARI
İNTERNET ORTAMINDAYAPILAN HAKSIZ SALDIRILARA KARŞI KİŞİLİĞİN KORUNMASI YOLLARI
GİRİŞ
İnternet teknolojisiyle birlikte iletişimde coğrafi sınırlar kalkmış olup erişim zamanı saniyeleri bulan sürelere indirgenmiştir. İnternet teknolojisi iletişimde getirdiği kolaylıkla birlikte bazı suçların işlenmesini de kolaylaştırmıştır. Devletler de bu gelişim ve riskler karşısında internet suçları ile mücadele ve kişilik haklarının korunabilmesi için yasal düzenlemeler yapma yoluna gitmektedirler. Ülkemizde bu korumayı sağlayan özel düzenleme İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun’dur.
- BİLGİLENDİRME YÜKÜMLÜLÜĞÜ
Ticari veya ekonomik amaçlı içerik, yer ve erişim sağlayıcıları, tanıtıcı bilgilerini kendilerine ait internet ortamında kullanıcıların ulaşabileceği şekilde ve güncel olarak bulundurmakla yükümlüdürler. Tanıtıca bilginin içeriğinde:
a) Gerçek kişi ise; adı ve soyadı, tüzel kişi ise; unvanı ve sorumlu kişiler, vergi kimlik numarası veya ticaret sicil numarası,
b) Yerleşim yeri, tüzel kişi ise merkezinin bulunduğu yer,
c) Elektronik iletişim adresi ve telefon numarası,
ç) Sunduğu hizmet, bir merciin iznine veya denetimine tabi bir faaliyet çerçevesinde yapılıyor ise, yetkili denetim merciine ilişkin bilgiler bulunmalıdır.
Bu yükümlülüğünü yerine getirmeyen yer, içerik ve erişim sağlayıcı hakkında Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanlığı tarafından idari para cezası verilir.
- İNTERNET YASASINDA “SAĞLAYICI” OLARAK SORUMLU TUTULANLAR KİMLERDİR?
Kanun’un 2. Maddesinde İçerik Sağlayıcı, Yer Sağlayıcı ve Erişim Sağlayıcı olarak sorumlu sıfatları belirlenmiştir. Bunlar:
- İçerik Sağlayıcı : İnternet ortamı üzerinden kullanıcılara sunulan her türlü bilgi veya veriyi üreten, değiştiren ve sağlayan gerçek veya tüzel kişileri ifade eder. Örneğin youtube sitesine video yükleyen veya facebook sitesindeki paylaşıma yorum yapan kişi bu gruptadır.
- Yer sağlayıcı : Hizmet ve içerikleri barındıran sistemleri sağlayan veya işleten gerçek ve-ya tüzel kişilerdir. Hosting hizmeti veren kişi bu kapsamdadır. Bu kişilerin sorumluluğu diğerlerinden farklı olarak Kanun’un 5. Maddesi uyarınca uyarıya dayalıdır.
- Erişim sağlayıcı : Kullanıcılarına internet ortamına erişim olanağı sağlayan her türlü ger-çek veya tüzel kişidir.
- Toplu kullanım sağlayıcı: Kişilere belli bir yerde ve belli bir süre internet ortamı kullanım olanağı sağlayan gerçek veya tüzel kişidir.
- YASANIN KORUMA KAPSAMI NELERDİR?
5651 sayılı Kanun’un amacı içerik sağlayıcı, yer sağlayıcı, erişim sağlayıcı ve toplu kullanım sağlayıcıların yükümlülük ve sorumlulukları ile internet ortamında işlenen belirli suçlarla içerik, yer ve erişim sağlayıcıları üzerinden mücadeleye ilişkin esas ve usûlleri düzenlemektir. Bu kapsamda Kanun;
- Toplumun Korunmasına Yönelik Suçların Önlenmesi
- Yaşam Hakkı ile Kişilerin Mal ve Can Güvenliğinin Korunması
- Milli Güvenlik ve Kamu Düzeninin Korunması, Suç İşlenmesinin Önlenmesi ve Genel Sağlığın Korunması
- Kişilik Haklarının Korunması
- Özel Hayatın Korunmasına yönelik düzenlemeler içermektedir.
Biz bu çalışmamızda kişisel kullanıcıları yakından ilgilendirmesi nedeniyle kişilik haklarının ve özel hayatın korunması kapsamında yasadan nasıl faydalanılabileceği üzerinde çalışmamızı sürdüreceğiz.
- İNTERNET ORTAMINDA KİŞİLİK HAKLARI ZEDELENEN KİŞİNİN HAKLARI NELERDİR?
Türk Medeni Kanunu’nun 28. Maddesinin tanımıyla Kişilik, çocuğun sağ olarak tamamıyla doğduğu anda başlar ve ölümle sona erer. Kişilik hakkı, kişinin var oluşuna ilişkin bir haktır. Kişinin maddi ve manevi tüm unsurları olup Anayasamızın 12. Maddesiyle de korumaya alınmıştır. Medeni Kanunun Madde 24 uyarınca: Hukuka aykırı olarak kişilik hakkına saldırılan kimse, hâkimden, saldırıda bulunanlara karşı korunmasını isteyebilir. Kişilik hakkı zedelenen kimsenin rızası, daha üstün nitelikte özel veya kamusal yarar ya da kanunun verdiği yetkinin kullanılması sebeplerinden biriyle haklı kılınmadıkça, kişilik haklarına yapılan her saldırı hukuka aykırıdır.
İnternet ortamında kişilik haklarına yapılan saldırı genellikle kişinin saygınlığına yöneliktir. Saygınlık, kişinin toplum içerisindeki esenliğini temin ettiğinden buna yönelik saldırıların ivedilikle önlenmesi gerekmektedir. Bu sebeple hızlı yayılım gösteren internet saldırılarının 5651 sayılı Kanunla özel düzenleye tabi tutulmuş olması yerinde bir karardır.
Bu kapsamda, internet ortamında yapılan yayın içeriği nedeniyle kişilik hakları ihlal edilmiş olan gerçek veya tüzel kişiler ile kurum veya kuruluşlar, içerik sağlayıcısına, buna ulaşamaması hâlinde yer sağlayıcısına başvurarak uyarı yöntemi ile içeriğin yayından çıkarılmasını isteyebileceği gibi doğrudan sulh ceza hâkimine başvurarak içeriğin çıkarılmasını ve/veya erişimin engellenmesini de isteyebilir. Bu talep, içerik ve/veya yer sağlayıcısı tarafından en geç yirmi dört saat içinde cevaplandırılmak zorundadır.
Hâkim ise bu madde kapsamında yapılan başvuruyu, en geç yirmi dört saat içinde duruşma yapmaksızın karara bağlar. Bu karara karşı 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu hükümlerine göre itiraz yoluna gidilebilir. Hâkim, iddiayı yerinde bulması halinde içeriğin çıkarılmasına ve/veya erişimin engellenmesine karar verebilir. Bu engelleme, yalnızca kişilik hakkının ihlalinin gerçekleştiği yayın, kısım, bölüm ile ilgili olarak (URL, vb.şeklinde) içeriğe erişimin engellenmesi yöntemiyle olur. Zorunlu olmadıkça internet sitesinde yapılan yayının tümüne yönelik erişimin engellenmesine karar verilemez. Ancak, hâkim URL adresi belirtilerek içeriğe erişimin engellenmesi yöntemiyle ihlalin engellenemeyeceğine kanaat getirmesi hâlinde, gerekçesini de belirtmek kaydıyla, internet sitesindeki tüm yayına yönelik olarak erişimin engellenmesine de karar verebilir. Hâkimin bu madde kapsamında verdiği içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi kararlarını, doğrudan Erişim Sağlayıcıları Birliğine gönderir. Birlik tarafından gereği için gönderilen karar, içerik ve yer sağlayıcılar ile erişim sağlayıcı tarafından en geç dört saat içinde yerine getirilir. Sulh ceza hâkiminin kararını bu maddede belirtilen şartlara uygun olarak ve süresinde yerine getirmeyen içerik, yer ve erişim sağlayıcıların sorumluları, beş yüz günden üç bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.
Ayrıca kişilik hakları zedelenen kişi Türk Medeni Kanunun 25. Maddesi kapsamında da, hâkimden saldırı tehlikesinin önlenmesini, sürmekte olan saldırıya son verilmesini, sona ermiş olsa bile etkileri devam eden saldırının hukuka aykırılığının tespitini isteyebilir. Davacı bunlarla birlikte, düzeltmenin veya kararın üçüncü kişilere bildirilmesi ya da yayımlanması isteminde de bulunabilir. Davacının, maddî ve manevî tazminat istemleri ile hukuka aykırı saldırı dolayısıyla elde edilmiş olan kazancın vekâletsiz iş görme hükümlerine göre kendisine verilmesine ilişkin istemde bulunma hakkı saklıdır.
- İNTERNET SUÇLARINA KARŞI ÖZEL HAYATIN KORUNMASI
İnternet ortamında yapılan yayın içeriği nedeniyle özel hayatının gizliliğinin ihlal edildiğini iddia eden kişiler, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kuruma doğrudan başvurarak içeriğe erişimin engellenmesi tedbirinin uygulanmasını isteyebilir. Bu başvuruda, hakkın ihlaline neden olan yayının tam adresi (URL), hangi açılardan hakkın ihlal edildiğine ilişkin açıklama ve kimlik bilgilerini ispatlayacak bilgilere yer verilmesi zorunludur. Bu bilgilerde eksiklik olması hâlinde talep işleme konulmaz. Böyle bir başvuruda talep derhâl Erişim Sağlayıcıları Birliğine bildirilir, erişim sağlayıcılar bu tedbir talebini derhâl, en geç dört saat içinde yerine getirmek zorundadırlar. Erişimin engellenmesi, özel hayatın gizliliğini ihlal eden yayın, kısım, bölüm, resim, video ile ilgili olarak (URL şeklinde) içeriğe erişimin engellenmesi yoluyla uygulanır. Ayrıca, Özel hayatın gizliliğinin ihlaline bağlı olarak gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde doğrudan Başkanın emri üzerine erişimin engellenmesi Kurum tarafından yapılır.
Erişimin engellenmesini talep eden kişiler, internet ortamında yapılan yayın içeriği nedeniyle özel hayatın gizliliğinin ihlal edildiğinden bahisle erişimin engellenmesi talebini talepte bulunduğu saatten itibaren yirmi dört saat içinde sulh ceza hâkiminin kararına sunar. Hâkim, internet ortamında yapılan yayın içeriği nedeniyle özel hayatın gizliliğinin ihlal edilip edilmediğini değerlendirerek vereceği kararını en geç kırk sekiz saat içinde açıklar ve doğrudan Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuna gönderir; aksi hâlde, erişimin engellenmesi tedbiri kendiliğinden kalkar.
- FİKİR VE SANAT ESERLER KANUNU KAPSAMINDA İNTERNET SALDIRISINDAN KORUNMA
Servis ve bilgi içerik sağlayıcılar tarafından, eser sahipleri ile bağlantılı hak sahiplerinin bu Fikri ve Sanat Eserleri Kanunu kapsamında tanınmış haklarının ihlâli halinde, hak sahiplerinin başvuruları üzerine ihlâle konu eserler içerikten çıkarılır. Bunun için hakları haleldar olan gerçek veya tüzel kişiler, öncelikle bilgi içerik sağlayıcısına başvurarak üç gün içinde ihlâlin durdurulmasını isteyebilirler. İhlâlin devamı halinde bu defa, Cumhuriyet savcısına yapılan başvuru üzerine, üç gün içinde servis sağlayıcıdan ihlâle devam eden bilgi içerik sağlayıcısına verilen hizmetin durdurulması istenir. (FSEK Ek Madde 4)
- UNUTULMA HAKKI KAPSAMINDA KİŞİLİĞİN KORUNMASI
Unutulma hakkı: Üstün bir kamu yararı olmadığı sürece, dijital hafızada yer alan geçmişte yaşanılan olumsuz olayların bir süre sonra unutulmasını, başkalarının bilmesini istemediği kişisel verilerin silinmesini ve yayılmasının önlemesini isteme hakkı olarak ifade edilmektedir. (YHGK E.2014/4-5 K. 2015/1679)
AİHS'nin 8.maddesinde yer alan özel hayata ilişkin düzenleme Anayasa'mızın 20, 21 ve 22. maddelerinde karşılığını bulmaktadır. Anayasa'mızın 20. maddesinin 3. fıkrasında Herkes kendisiyle ilgili kişisel verilen korunmasını isteme hakkında sahip olduğu belirtilmiştir. Avrupa Birliği Adalet Divanı tarafından açıklanan 95/46/EC sayılı direktifte ve sonrasında oluşturulan yargı kararlarında yer alan unutulma hakkı, kişisel verilerin korunması hakkı ile yakından ilgilidir. Unutulma hakkı, her türlü kişisel verinin korunmasını sağlayan bir haktır.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 17/06/2014 tarih, 2012/12-1510 E, 2014/331 K sayılı kararında nelerin kişisel veri olduğu örneklendirilmek suretiyle sayılmıştır. Buna göre bir kişinin beraat etmiş olsa bile yargılandığı bir suça ilişkin bilgi ve belgeler, siyasi eğilimi, dünya görüşü, bir derneğe üye olması v.s. gibi verileri, kişisel veri olarak kabul edilmiştir.
Konuyla ilgili Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 17/06/2015, 2014/4-56 E, 2015/1679 K.sayılı kararında unutulma hakkı ve bunun sonucu olan kişisel verilerin ve kişilik haklarının korunmasının sınırları açıklanmış, üstün bir kamu yararı olmadığı sürece dijital hafızada yer alan geçmişte yaşanan olumsuz olayların bir süre sonra unutulmasını, başkalarının bilmesini istemediği kişisel verilen silinmesini ve yayılmasını önleme hakkı olarak tanımlanmıştır.
Yargıtay 19. Ceza Dairesi E.2019/31517-K.2019/14002 sayılı kararında: “ Unutulma hakkı ile geçmişinde kendi iradesi ile veya üçüncü kişinin neden olduğu bir olay nedeni ile kişinin geleceğinin olumsuz bir şekilde etkilenmesinin engellenmesi sağlanmaktadır” ifadesiyle unutulma hakkının önemini vurgulamıştır.
Bu haktan yararlanmak isteyenler Kişisel Verileri Koruma Kurulu’na başvurabilecekleri gibi doğrudan Mahkemeye de başvurabilirler. Kişisel Verileri Koruma Kurulu, “Kişilerin Ad ve Soyadı ile Arama Motorları Üzerinden Yapılan Aramalarda Çıkan Sonuçların İndeksten Çıkarılmasına Yönelik Talepler ile ilgili olarak Kişisel Verileri Koruma Kurulunun 23/06/2020 Tarihli ve 2020/481 Sayılı Kararı” ile bu kapsamda Kurula başvuru yapılmadan evvel veri sorumlusu arama motorları tarafından başvurunun reddedilmesi veya cevap verilmemesi halinde Kurula başvuruda bulunulabileceği belirtilmiştir. https://www.kvkk.gov.tr/Icerik/6776/2020-481
SONUÇ: Kişiliğin internet saldırılarına karşı korunması, kişinin toplumsal esenliği ve sosyal yaşamını devam ettirebilmesi için önemli olup hukuki koruma yollarından etkin bir şekilde yararlanması mümkündür. Ayrıca, Türkiye Noterler Birliği’nin E-Hizmetler bölümünden E-Tespit başvurusu yapılarak haksız saldırının öncelikle tespit ettirilmiş olması devam eden süreci kolaylaştıracaktır. Hakkın sağlanmasında süreçlerin etkin bir şekilde işletilmesi önemli olup bu kapsamda hukuki destek alınması etkinliği önemli ölçüde arttıracaktır. Saygılarımızla sunarız.
SON NOT.1: MAKALEDE BELİRTİLEN VE DİĞER HUKUKİ KONULU SORUNLARINIZDA BİLGİ EDİNEBİLMEK İÇİN SAYFAMIZDA YER ALAN "AVUKATA SOR" BÖLÜMÜNDEN SORULARINIZI SORABİLİRSİNİZ.
SON NOT.2: MAKALEMİZİN FAYDALI OLMASINI TEMENNİ EDERİZ. İŞ VE İŞLEMLERİNİZE ÖZEL DURUMLARIN OLABİLECEĞİNİ UNUTMAYINIZ. BU UĞURDA HAK VE ZAMAN KAYBINA UĞRAMAMANIZ İÇİN MUTLAKA AVUKATINIZA DANIŞMANIZI TAVSİYE EDERİZ.
Saygılarımızla,
GÜNEY HUKUK BÜROSU
Av. Ebru ŞAHİN